DOLAR

32,5770$% 0.27

EURO

34,8377% 0.14

STERLİN

40,6401£% -0.04

GRAM ALTIN

2.490,25%0,26

ÇEYREK ALTIN

4.251,00%0,09

TAM ALTIN

16.927,00%0,09

ONS

2.378,77%-0,01

BİST100

9.524,59%-0,06

BİTCOİN

2071086฿%4.15006

a
alan18-kopya
Ahmet Öztürk

Ahmet Öztürk

24 Ekim 2021 Pazar

ACININ,ÖFKENİN,HASRETİN AMANSIZLIĞIN SESİ BARAK OVASI

ACININ,ÖFKENİN,HASRETİN AMANSIZLIĞIN SESİ BARAK OVASI
24

BEĞENDİM

ABONE OL

Merhaba sevgili bire1haber okuyucuları.

Bugünden itibaren bu satırlarda sizlerle birlikte, dünyanın, ülkemizin ve şehrimizin gündemini tutup, fikir tartışmaları yapacağız. Gördüğümüz olumsuzlukları değerlendirip çözüm yollarını dilimiz döndüğünce anlatacağız. Güzel şeyleri ise birlikte öveceğiz, alkış tutacağız.

Yılların verdiği birikimlerimi sizlerle paylaşmak, benim için yeni bir heyecan. Yazılarıma tarihle başlıyorum. Sizlerin de katkıları ile çok daha güzel yazılara imza atacağıma inanıyorum.

ACININ,ÖFKENİN,HASRETİN AMANSIZLIĞIN SESİ BARAK OVASI

Barak ovası, 1100’lü yıllarda Firuz Beğ’in önderliğinde Anadolu’ya gelen Baraklar önce Yozgat yöresinde yurt tuttular, fakat devletle araları açılınca Antep’e sürüldüler. Antep’in bulunduğu platonun güneyindeki Tilbaşar yaylasına (sonradan ismi Barak Ovası olmuştur) yerleştiler.

Gaziantep’in Nizip, Oğuzeli, Karkamış ilçe ve köyleri ile şehir merkezinde dağılmış halde yaşamaktadırlar. Karkamış çevresinde Suriye sınırında yaygın bir yerleşime sahiptirler. Barak aşireti, Orta Asya’dan göçmüş olan bir Türkmen aşiretidir. 19. yy’a kadar göçer hayat yaşamışlar; 19. yy’da yerleşik hayata geçmişlerdir. Osmanlı döneminde  zorunlu iskana ve göçe tabi tutulmuşlardır.

Zorunlu olarak iskan edildikleri bölgelerden birisi de bugün Suriye sınırları içinde bulunan Rakka çevresidir. Bu göçler Barak Türkmenleri için acı olmuştur. Barak Türkmenleri bu göçlerle ilgili acılarını türkülerinde, şiirlerinde anlatmışlardır. Halk türküleri toy izdivaçlarında tüyler ürperterek içe dokunan sözlerle ifade ederler. Barak türküleri de göçün, iskanın acısını anlatmış, gizli bir dille de Osmanlı’dan şikayetçi olmuştur.

Barak halk şairleri mesela Dedemoğlu, Kılıçoğlu, destan ve hikayelerinde göçlerin acısını anlatmışlardır. Bu durum sadece Baraklara özgü değildir. Yakın bir coğrafyada yaşamış olan ve Avşar aşiretinin Osmanlı ile anlaşmazlığını anlatan Dadaloğlu, Osmanlı’ya başkaldırının temsili olmuştur.

Türkülerinde Osmanlıya Başkaldırı Türküler, halkın yaşantısındaki savaş, seferberlik, göç, isyan gibi hadiseleri; aşk, sevda, hasret gibi ferdî konuları, halkın  anlayışına uygun söz ve ezgi bütünlüğü içerisinde dile getirir. Bir barak beyi`nin türküsü uzun havası çoğunlukla yöreye has amannn ile başlayıp türkünün içinde dahi sürüklenerek bitimi amannnın ile bitmekte bu olay acının, öfkenin, hasretliğin aman sız lığın sesi olmuştur.  sözlü şiir sanatı kolu olan âşık şiirleri de aynı tematik yapıyla karşımıza çıktığında tarihî bir vesika olma işlevini de taşır.

Osmanlı döneminde Gaziantep’in Barak yöresinde yaşamakta olan zorunlu göçe ve sürgüne maruz bırakılmış olan Barak Türkmenlerinin Sözlü kültür ile  bölge halkının başlangıçtan beri geliştirdiği değerler, sözlü edebiyat ürünleri, tecrübeler aktarılır. Göçler, seferberlikler, kıtlık, sel, felâketler halkın hafızasında bazen bir türkü, bazen bir efsane, bazen bir destan olarak yer alır. Sözlü kültür olaylara halkın bakış açısını yansıtır. O çevrede yaşanan problemler, ıstıraplar şairlerin dilinde ifadesini bulmuştur. Kökeni ozan-baksı geleneğine dayanan âşıklara Anadolu’nun her köşesinde tesadüf edilmiş,.

Barak Beyleri Anadolu’ya geliş tarihleri çelişkili bilgiler mevcuttur. Bir görüşe göre Horasan bölgesinde yaşayan Baraklar, Akkoyunluların Osmanlılara yenildikleri Otlukbeli savaşından sonra İran ve Anadolu içlerine göç etmişlerdir. 16. yy başlarında Uruz Bey komutasında 87.000 veya 84.000 hane çadır halkı Anadolu’ya gelerek Yozgat ve Sivas civarlarına yerleşmişlerdir. Anadolu’ya geldiklerinde bölgede bulunan halk ve aşiretler ile anlaşamamışlar, Osmanlı’ya haklarında şikâyetler gitmiş ve 1691 yılının başlarında alınan kararla, belirli aşiret guruplarının Rakka ve çevresi , Hama-Humus , Çukurova , Denizli ve Afyon bölgelerinde belirlenen bölgelere yerleştirilmesi yoluna gidilmiştir. Kadızade Hüseyin Paşa ile başlayan ve Yusuf Paşa ile devam eden sürgün harekatı sırasında isyan eden oba beyleri idam edilmiş, başsız kalan obalar da büyük ölçüde dağılmışlardır. Barak Türkmen  âşıklarından  aşık Süleyman şiirinde şöyle dile getirmiştir:

Yusuf Paşa tuğlu fermanlı vezir,

Saf tutmuş ordusu emrine hazır,

 Bağlandı derbentler bulundu kusur,

Uyan Şahin Bey’im dön bak ardına.

 Hoyrat girmiş aslanların yurduna,

Duman almış şu görünen dağları,

 Zalim kırmış goncaları,gülleri,

İpe gitti hep obanın beyleri,

Uyan Şahin Bey’im dön bak ardına.

 Rakka’dan Colap’a döküldük yola,

 Kesilen kelleler gelmiyor dile,

 Suçumuz ne idi sürüldük çöle,

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.