DOLAR

32,4504$% -0.15

EURO

34,8290% -0.66

STERLİN

40,7959£% -0.56

GRAM ALTIN

2.441,26%0,23

ÇEYREK ALTIN

4.048,00%0,02

TAM ALTIN

16.168,00%0,01

ONS

2.337,84%0,27

BİST100

9.915,62%2,05

BİTCOİN

2049655฿%-1.60736

a
alan18-kopya

“KONUT DEĞİL İNSANLARA MEZAR YAPILIYOR”

6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin en fazla hissedildiği Gaziantep’in İslahiye ilçesine bağlı Kırıkçalı Mahallesi’nde can kayıplarının acısı hala yaşanırken, depremzede konutlarının tarım arazilerine yapılması acıları katladı.

Mahalle Muhtarı, tarım arazilerine yapılan konutlarla ilgili son derece önemli bir iddia ortaya atarak,” Burası dere yatağı ve sürekli sel baskınları oluyor. Buraya konut değil insanlara mezar yapılıyor” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, Kırıkçalı Mahallesi’nde arazileri işgal edilen ve iş makinalarının çalıştığı vatandaşları ziyaret etti.

Kırıkçalı Mahallesi sakinleri, yıllardır emek verdikleri ve yetiştirdikleri, zeytin, fıstık ve daha çok üzüm bağlarının sökülerek yerlerine konut yapılmasını kendilerine ikinci bir mağduriyeti yaşattığını belirterek,” 50 yıldır emek verdiğimiz tarım arazilerimize iş makinaları girdi ve temel kazılmaya başlandı. Yazıktır, günahtır. Zaten depremde hiçbir şeyimiz kalmadı, şimdi de elimizden tek geçim kaynaklarımız alınıyor” dediler.

50 Yıldan daha uzun bir süredir dedesinden kalan bu araziyi işlediğini, üzüm, zeytin yetiştirerek geçimini sağladığını belirten mahalle sakini Saniye Çelik, köyün büyük bölümünün göçmen ailelerden oluştuğunu belirterek,” Nerede bir göçmen köyü varsa onu kaldırmaya çalışıyorlar. Bizim dedelerimizin dedeleri buraya 1.5 yaşında gelip yerleşmiş. Köyün büyük bölümü göçmen ailelerden oluşuyor. Bizim çocukluğumuz bu bağlarda geçti. 50 yılı aşkın bir süredir bu tarlaya emek veriyorum. Yetiştirdiğimiz üzümler dünyaya ihraç ediliyor. Şimdi getirip buraya deprem konutları yapıyorlar. Elimizdeki tek geçim kaynağımızı da elimizden alıyorlar. Belidey başkanına sorduk, bize “ Tayyip bey onay verdi ve bu alanı sökeceğiz. Oradan emir geldikten sonra ben sökmek zorundayım” diye cevap verdi” dedi.

Bir başka köy sakini ise, konut yapılacak tarım arazisi olmayan çok daha uygun yerler olmasına rağmen, bu arazilerin neden seçildiğini anlayamadıklarını ve kendilerine de hiçbir şey sorulmadığını belirterek,” Köyün dışında konut yapılacak çok daha uygun araziler var. Oralar dururken, getirip bu tarım arazisine konut yapmak, halkı bir kez daha mağdur edecek. Bu insanlar neyle geçinecek” diye konuştu.

MAHALLE MUHTARI TAŞKOPARAN,” BURAYA KONUT DEĞİL MEZAR YAPIYORLAR”

Bu arada Kırıkçalı Mahalle Muhtarı Hasan Esat Taşkoparan ise son derece ilginç bir iddia ortaya atarak, konutların yapıldığı tarım arazisinin dere yatağı olduğunu ve defalarca bu bölgeyi sel bastığını ifade ederek,” Konutların yapıldığı alan halkımızın geçim kaynağı. Burada dünyanın en lezzetli üzümü yetişiyor. Üzümlerimiz genellikle yurt dışına ihraç ediliyor. Şimdi bu arazi bu insanların elinden alınarak bir kez daha mağdur ediliyorlar. Ayrıca, bu alan bir dere yatağı ve daha önce de defalarca sel baskını soldu. Buraya konut yaptığınızda Allah korusun bir sel baskınında bir çok can kaybı meydana gelir. Buraya konut değil, mezar yapıyorlar. Bu nedenle yetkililerin bir kez daha gelip araziyi görmelerini, sağlıklı bir zemin etüdü yapmalarını istiyoruz” şeklinde konuştu.

ÖZTÜRKMEN,” KONUYU MECLİSE TAŞIYACAĞIM”

Öte yandan, köye giderek arazilerine konut yapılan vatandaşlarla görüşen CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, köyün en önemli geçim kaynağı olan tarım arazilerine deprem konutlarının yapılmasının ikinci bir mağduriyeti ortaya çıkardığını söyleyerek, “Burası altı şubat döneminde en çok etkilenen ilçelerimizden İslahiye ilçesinin Kırıkçalı Köyü. Burada depremzedelere ev yapacağız diye TOKİ buraya kamulaştırma yapmış. Ancak söylediğine göre zemin etüdü yapılmamış. Burada inşaat yapılmasına uygun değil” diye konuştu.

Deprem konutlarının yapıldığı bölgede yılların emeği olduğunu, insanların tırnaklarıyla yıllardır yetiştirdikleri ağaç ve bağların söküldüğünü, bunun karşılığında da vatandaşlara hiçbir maddi ödeme yapılmadığını sözlerine ekleyen Öztürkmen, şöyle konuştu:

”Burası, bağ, fıstık ve zeytin arazisi arazisi. Buranın sahiplerinin 40 – 50 yıllık emeği var. Tırnaklarıyla birlikte burada bu ürünleri yetiştirmişler. Burada yetişen üzümün yüzde 75 – 80’i yurt dışına ihraç ediliyor, ülkeye döviz kazandırıyor. Diğer yanda,  ceviz ağaçları, zeytin ağaçları 40 yıllık emek ürünü.

İKİNCİ BİR MAĞDURİYETE YOL AÇIYOR

TOKİ’nin burada başka yer yokmuş gibi inşaat yapması, bu tarım arazisini öldürürken, diğer tarafta da zaten deprem nedeniyle mağdur olmuş, depremde evleri yıkılmış, iş yerleri yıkılmış insanların ikinci bir mağduriyetine yol açmaktadır.

Ayrıca, insanların mağduriyetine karşılık, emeklerinin karşılığı da ödenmiyor. Vatandaşlara sordum, burada hükümet  tarafından hiçbir şey ödenmeden arazileri, ağaçları, bağları ele geçiriliyor. Bu da ayrı bir mağduriyet.

Burası, hem birinci sınıf tarım arazisi hem de köyün merası. Burada bir haksızlık var. Burada bir hukuksal haksızlık var. Bir zulüm var. Bu ağaçlara yazıktır. Çok yakın çevrede hapishanenin yanında çok daha uyumlu araziler varken, tarım arazisine konut yapılması büyük bir yanlışlık, büyük bir haksızlık.  Konunun takipçisi olacağım ve meclise taşıyacağım”

sedef-moda
sedef-moda
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

GAZİANTEP FK’YA YENİ SEZONDA DESTEK SÖZÜ

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.