DOLAR

32,4713$% -0.06

EURO

34,7042% -0.79

STERLİN

40,4948£% -0.81

GRAM ALTIN

2.436,45%0,03

ÇEYREK ALTIN

4.044,00%-0,22

TAM ALTIN

16.149,00%-0,24

ONS

2.333,24%0,06

BİST100

9.908,63%1,97

BİTCOİN

2066833฿%0.11765

a
alan18-kopya

YÜCE TÜRK ADALETİNE GÜVENİYORUZ

Gaziantep’te, geçtiğimiz hafta kuaför salonunda damat ve yakınları tarafından yapılan saldırının yankıları devam ederken, gelinlik ve kuaför salonu işletmecileri Avukatları aracılığı ile kendilerine saldıranların cezasız kalmamaları için haklarını yüce Türk adaleti önünde arayacaklarını belirterek yasal işlemleri başlattıklarını söylediler.

Kuaför Melisa Güner’in Avukatı Halil İbrahim Sözen, Semra Sözen ve olay sırasında gelinlikçide müşteri olarak bulunan ancak kendini küçük kızıyla birlikte bir anda kavganın içinde bulan Derya Demir’in Avukatı Yaşar Karakan,” Olayda silah var, yağma suçu var. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanması gereken insanlar her ne hikmetse serbest kaldılar ve ellerini kollarını sallayarak geziyor” dediler.

YAŞANANLAR GÖRÜNTÜLERLE SABİT

Avukat Halil İbrahim Sözen ve Semra Sözen olayın sonuna kadar takipçisi olacaklarını ve saldırganların gerekli cezayı alacaklarına inandıklarını ifade ederek,” Zaten yaşananlar görüntülerle açık ve net ortada. Kadına şiddet var, silahlı saldırı var, yağma var, mekana tecavüz var. Daha ne olması gerekiyor. Mutlaka birilerinin ölmesi mi gerekiyor ? Birilerinin daha büyük zararlar mı görmesi gerekiyor ? Bu insanlar böyle bir olayı gerçekleştirdikten sonra serbest kalırlarsa, bu kez kendilerinde bir güç görürler ve daha büyük olaylara sebebiyet verirler. Saldırganlar, kendilerine göre savunma yapıyorlar ve gördüğümüz kadarıyla olayın asıl mağdurlarının kendileri olduğuna kamuoyunu inandırmaya çalışıyorlar ama böyle olduğuna dair ne bir görüntü var, ne de başka bir şey. Görüntülerde herşey ortada, biz görüntüleri adli mercilere sunduk, yasal işlemleri başlattık, adalete güvenimiz tam ve saldırganların gerekli cezayı alacaklarına inanıyoruz” diye konuştular.

CEZASI KALMALARINI İSTEMİYORUM

Olayın üzerinden yaklaşık 1 hafta geçmesine rağmen yaşananların etkisinden kendilerinin ve çalışanlarının halen kurtulamadıklarını belirten kuaför Melisa Güner, “Yaşadıklarımız işyerine her sabah girdiğimizde gözümüzün önüne geliyor. Hem bizim, hem de çalışanlarımızın psikolojisi bozuldu. Ancak, görüyoruz ki bize saldıranlar farklı bahaneler üreterek, sanki biz onları darp etmişiz gibi konuşarak kendilerini haklı çıkarmaya çalışıyorlar. Yaşananlar gerek işyerimizin, gerekse de çevredeki işyerlerinin güvenlik kameralarında açık bir şekilde ortada. Biz sadece adalet istiyoruz ve bu insanların cezasız kalmamasını istiyoruz” dedi.

Olayların sebebinin kendilerine saldıranların iddia ettiği gibi para veya gelinliğin askısının kopmasının olmadığını, asıl sebebin damadın babasının kendilerinin bir erkeğe anlatılamayacağını defalarca belirtmelerine rağmen sorduğu sorulara cevap vermemeleri olduğunu ifade eden Güner,” Damadın babası geline yaptığımız özel bakım hakkında neler yaptığımızı defalarca bize sordu ama biz yapılanları bir erkeğe anlatamayacağımızı, isterse bunu damada yani oğluna sorabileceğini kendisine ifade ettik. Bizden cevap alamayınca, yanımızda çalışanlara aynı soruları yöneltti, bu kez de işyerimizin bitişiğinde gelinlik işi yapan annem müdahil oldu ve çalışanlarımızı uyararak sorulan soruların uygunsuz olduğunu cevap veremeyeceklerini uygun bir dille izah etti. Damadın babası, bunun üzerine gittikten yaklaşık 2 saat sonra gelinliğin askısının koptuğunu belirterek geldiler. Biz bir sorun varsa hemen müdahale edebileceğimizi söyleyip gelin hanımı içeriye aldık. Çalışanlarımızla birlikte iğne, iplik getirip gelinliğe müdahale ederken, yanlarında gelen ve yenge diye hitap ettikleri bir kadın ağza alınmayacak küfürler ederek herkesi tahrik etti. Biz ne kadar sakin olmasını istediysek, bir kadına yakışmayacak kelimeler söyleyince annem beni dışarı gönderdi. Tam çıkarken, kadınla burun buruna geldik ve bana bir kadına hiç söylenmemesi bir kelime söyleyerek çantasıyla suratıma vurdu. Ben ellerimle yüzümü koruyarak geri çekildim ve dışarı çıkarken bir anda hepsi içeri girdi. Sopalarla, ellerindeki silahlarla kadın, çocuk kim varsa saldırdılar. Burada kadına şiddet var, çocuğa şiddet var ama o insanlar karakola dahi gitmeden gayet güzel bir şekilde düğünlerini yaptılar, şimdi de ellerini sallayarak geziyorlar. Üstüne, birde bizi suçlayarak işin içinden çıkmaya çalışıyorlar. Biz Adalete güveniyoruz ve bu yaşananların karşılıksız kalmasını istemiyoruz. Tek isteğimiz bu” diye konuştu.

BİZ İNSANLARIN MUTLULUĞU İÇİN HİZMET VERİYORUZ

Bu arada gelinlik işletmecisi Şemsi Ayaslan ise, insanların en mutlu günlerine katkıda bulunmak için hizmet verdiklerini, yaşanan olaylardan dolayı çok üzüldüğünü belirterek, ”Bu yaşananlardan dolayı çok üzgün olduğumu belirtmek istiyorum. Çünkü, biz kavga için değil, insanların mutluluğu için hizmet veriyoruz” dedi.

Saldırganların kendilerini savunurken kesinlikle silah olmadığını söylediklerini ancak görüntülerde net bir şekilde ellerindeki silahın göründüğünü dile getiren Ayaslan,” Arbede yaşanırken ben silahı gördüm ve damada (Lütfen onlar çocuk) diye yalvararak elindeki silahı tutmaya çalıştım. Bu sırada çalışanlarımızla birlikte o sırada içeride gelinlik bakmaya gelen müşterilerimiz de vardı, onlarda olayı aralamaya çalışırken, bizden zannettiler saldırıya uğradı. Kolu daha önce geçirdiği bir kaza sonucu kırık olan müşterimiz tek kolu ile insanları aralamaya çalışırken arada kaldı ve kolu bir başka yerden kırıldı. Biz bunu hak edecek ne yaptık halen anlamış değilim. Biz insanlara en mutlu günlerinde hizmet veriyoruz ve mutluluklarına mutluluk katmaya çalışıyoruz. Bu yaşananlardan dolayı çok üzgünüm. Hepimizin şu an psikolojisi bozulmuş durumda. Ben adalete güveniyorum ve adaletin yerini bulacağına inanıyorum” diye konuştu.

MÜŞTERİ OLARAK GELDİ, KIRIK KOLU BAŞKA BİR YERDEN BİR DAHA KIRILDI

Olaylar sırasında gelinlikçide müşteri olarak bulunan Derya Demir ise, gelinlik bakmak için o an orada olduğunu ve kadınlara saldırı olduğunu görünce aralamaya çalıştığını söyleyerek,” O gün gelinlik bakmak için gelmiştim Yanımda da küçük kızım vardı. Ne olduğunu anlamadan bir anda içeriye kadın erken bir çok kişi girdi ve herkese saldırmaya başladılar. Melisa hanıma saldırıldığını görünce bende bir refleks olarak araya girdim ve kavga edenleri aralamaya çalıştım. Kolum kırık ve alçıda olduğu için tek elimle aralamaya çalışıyordum. Bu sırada beni de darp ettiler ve kolum başka bir yerden hem de iki yerden kırıldı” dedi.

KOLU KIRILAN MAĞDURA BTM RAPORU TUTULDU

Derya Demir’in Avukatı Yaşar Karakan ise müvekkilinin olaylar sırasında işyerinde müşteri olarak bulunmasına rağmen darp edildiğini ve zaten kırık olan kolunun saldırıya uğradığı için başka bir yerden bir kez daha kırıldığını ifade ederek,” Olayın ardından müvekkilim hastaneye götürüldü, kolu başka bir yerden kırılmış olmasına rağmen her ne hikmetse BTM ile (Basit Tıbbi Müdahale) giderilebilir diye bir rapor hazırlanıyor. Tek görüşte bile anlaşılabilecek durum olmasına rağmen ihmal mi diyelim, başka bir şey mi diyelim bu şekilde geri gönderiliyor. Bunun dışında, 18 yaşından küçük bir kız çocuğunun suratına silah kabzasıyla vurulmak suretiyle darp ediliyor ve başından yaralanarak dikiş atılıyor. Yine bir yaptırım yok. Bunun dışında olay yerine gelen Polis ekiplerine silah olduğu söylenmesine rağmen saldırganların üzerlerinde ve araçlarında herhangi bir arama yapılmıyor ve saldırganları uzaklaştırılmakla yetiniyorlar” şeklinde konuştu.

sedef-moda
sedef-moda
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

KARNE VE TELAFİ EĞİTİMİ AÇIKLAMASI

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.